Sadece eğitimde değil kız çocuklarına her zaman her konuda eşitsizlik yapıyorlar .Bir şekilde bunun önüne geçilmeli.
Ben Adalet bölümü öğrencisiyim . Ve bu bölüm yaşadığım şehirde yoktu . Dışarıda okumak zorundaydım .Benim için çok avantajları oldu .En önemlisi tek başıma kendi ayaklarımın üzerinde yaşamayı ögrendim .
Çevremdeki herkes mesleğin varsa kolunda altın bir bileziğin olur.derler. Ve bunu çok doğru buluyorum .Eğer mesleğiniz varsa bir güvenceniz olur .
İnsanları dışlayan ezikleyen her konuda üstün olmaya çalışan insan tiplemesi çok karşılaşmıyorum fakat karşılaşıncada konuşamalarımla onlara üstünlüğün parayla veya tanınmışlıkla olmayacağını belirtmeye çalışırım.
Çok güzel yapıyorlar .Vakit girdiği an hemen abdest alıp namaz kılıyorlar. Hiç aksatmadan bekletmeden.
Giysi dolabımın kapaklarını zor kapatıyorum. Binsünü kıyafat ıvır zıvır var .Ama sorsan adam akıllı giyecek birşeyim yokturdur.
Çevremdeki herkes oynardı .Bu ne vurdulu kırdılı ölümlü savaş oyunu çık saçma dedim .Ve zamanla herkeste göre göre bende ısındım başladım .Şimdide bağımlı oldum . Bırakamıyorum.
Ben 3+3+3+2 şeklinde ezberledim . Bu durumda müzikal ve dilbilimsel zeka çıkıyor. Çevremde herkes farklı şekilde ezberliyor.
Çok etkili oluyor . Diyetisyenim hep söylerdi . Metabolizmayı uyandırıp harekete geçiriyormuş . Diyeti bıraktığım zamanlarda bile bunu yaparım.
Bir işe başladığınız zaman adaptasyon süreci oluyor . Bu süreçte de işverenler işe adapte olup olmadığımızı yada öğrenme bu işi yapabilme yeteneğimizi gözlemliyor . Bu süreyi sektör veya iş verenler belirliyor.
İlkokuldan beri bu konuda ders alıyorum .Kendi çapımda resim çizme tekniklerini kullanıp resim çiziyorum.Meslek olarak değil bunu hobi olarak yapıyorum.
Telefona ekranı açıp saate bakayım derken ekrana bildirimlere bakıyorum sonrada saate bakmadan ekranı kapatıyorum . Saate bakacağım aklıma gelince de tekrar ekranı açıp bakıyorum .
Anneannem hep söyler biri uyudumu üzerini her zaman örter. Tıp dilinre acıklayamasada bu uyuyanın üzerine kar yağar cümlesiyle bize açıklıyor.
Bir psikoloji merkezinde asistanlık yaptığım sırada bu durumu yaşardım hep . Her zaman listeleri ve randevuları hazırlayıp en son çıkardım . Yolu biraz yarılayınca kuşkular başlardı acaba kiyetledim mi şurayı kapattım mı kontrol ettim mi diye ya geri dönerdim yada kendimi eve kadar ikna etmeye çalışırdım .İçim rahat etmezse evden gider bakardım .
Gözlüklü birisi olarak bu pandemi döneminde çok sık yaşadığım sorunlardan birisi .Nefes alıyorum maske geriliyo nefes veriyorum gözlük camları buharlaşılor her nefes alışverişte bu durum yaşanıyor. Aşırı sinir bozucu . Maskeyi takmazsam tehlikeli gözlüğü takmazsam göremiyorum 🤦♀️🤦♀️
Bir ikiz ablası olarak yazıyorum .Onları biz dahil kimse onları birberine benzetamez çok zıt karakterli iki insanlar. Biri sinirli biri sakin biri neşeli diğeri kasvetli asla ruh halleri tavırları düşünceleri birbiri ile örtüşmez aksine her konuda zıtlaşır kavga ederler.
Bugün 21. Asrın 21. Yüzyılının 21. Gününü yaşadık. Çok sevdiğim biri tarafından bugün güzel bir iltifat aldım . Siz neler yaşadınız bugün ?
Gece yarısına kadar otururum ve acıktığımı hissedererim ya mutfağa gider yemek yaparım üşenirsemde akşamdah kalanları yerim 🤦♀️ Sonrada pişman olurum 🤦♀️🤦♀️
Ben hep üşenirim çevremde silmek isteyen birisi varsa ona sildiririm . Hiç silmezsem öyle günlerce kirli kalır .
Kuzenim hep bunu yapar asla ayrılmaz gözlüğünden her zaman o illaki gözündedir o gözlükle uyur bir süre sonra biz gözünden çıkarırız